Hz. Muhammed, (SAV) 622 yılında Mekke'den Medine'ye hicret ettiğinde Medine yakınlarında Kuba Köyünde İslam tarihin ilk umumi mescidini inşa etmiştir. Müslümanlar, o tarihten bu güne dünyanın dört bir tarafında ibadetlerini, birlikte yerine getirebilmek için camiler inşa etmişler ve o ibadet dergahlarını birbirinden güzel cami halıları ile süslemişlerdir. 

 

Müslüman nüfusun çoğunlukta olduğu ülke devletleri cami yapımlarına bilhassa önem vermişlerdir. Yabancı devletlerde yaşayan ve yaşadıkları ülkelerde azınlıkta bulunan Müslümanlar ise kendi imkanları ile yaşadıkları bu yerlere, ibadetlerini cemaatleriyle birlikte yerine getirebilmek için mescid ve camiler inşa etmişlerdir. 

 

Ahşap camiler de, yapılan bu camilere bir örnektir. Ahşap ustalığının en üst seviyede olduğu dönemlerde yapılmış olan ve halen beton yapılara meydan okuyan bu ahşap camilerin en güzel örneklerini Kastamonu ve Sinop illerinde görebilirsiniz. Orman kaynakları birçok ülkeye göre bol olan ülkemizde, ahşap işleme ve ahşap yapılar üzerinde kendilerini geliştiren ustalar, ahşap camileri bizlere miras bırakmışlardır. Bizlerde tarihi cami örneklerimizi koruyup kollayarak geleceğe aktarmakla mesulüz. 

 

Ahşap camiler bulundukları bölgede halen yöre halkı tarafından kullanılır. Bu camilerde uzun yıllar kullanılmış ve halen kullanılan Cami Halıları görmeniz mümkündür. Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle fabrikalarda üretilen Cami Halıları, teknolojinin bu kadar gelişmemiş olduğu yıllarda evlerde kurulan cami halısı tezgahlarında büyük emekler sonucu aylarca süren zamanlarda üretiliyordu.  Bu gün ise; Cami Halısı Fabrikalarındaki hızlı üretim bantlarında bir günde yüzlerce Cami Halısı üretiliyor.